Diyarbakır deplasmanında yaşananlardan sonra takımı sahiplenmek ve bağrına basmak istemişti taraftar. Nitekim de öyle oldu iç sahadaki en kalabalık taraftar topluluğuyla mücadeleye başladık.
İyi de başlamıştık aslında ayağa toplarla topu ayağımızda tutuyor rakibin topla oynamasına müsaade etmiyorduk. Her zamanki gibi basit top kaybıyla kalemizde golü görünce kızılca kıyamet koptu. Öyle bir gol ki ne taraftarda kontrol bıraktı ne de maç sonunda bir yönetim.
Karşımızdaki takım bu ligin üzerinde ve hedef için kurulmuş bir takım. Yani geçen senin Pendikspor’u yani 2 yıl öncenin Eyüpspor’u. İstanbul’un futbol hamileri(!) bu yıl da kendilerine Esenler Erokspor’u seçmişler sanki az takım varmışcasına. Hem alt hem üst liglerde bu kadar İstanbul takımı olması ligin işleyişi açısından bir sıkıntı evet ama yapamadığımız lobi faaliyetleri adına muazzam da bir ders. İstanbul’un semt-ilçe takımları çok rahat en iyi kadroları kurarak ligleri basamak basamak atlıyorlar. Erokspor’un Eyüp ve Pendik’ten farkı altyapıda da bir şeyler yapıyor olması. En azından elle tutulur tek tarafları bu. Onun dışında seyircisiz camiasız bir takım daha.
Rakibimiz haliyle bizim de çok çok üzerimizde meziyetlere sahipti ve maçı bu beklentiyle izleyip çocuklara çok da yüklenmemek gerekiyordu. Hasan ve Kubilay dışında herkes elinden geleni fazlasıyla yaptı taraftar da bunu açık açık görüp tepkisini ona göre verdi. Hasan ve Kubilay bu takım için maalesef kesip atılması gereken kanserden başka bir şey değiller. Sezon başından beri kazandığımız maçlar dâhil tek bir katkıları yok. Enver gibi olayı sahiplenmedikleri de ortada. Adamın olmadığı yerde maalesef bu arkadaşlara Abdurrahman Çelebi muamelesi yapıyoruz.
Sezon başından beri bugünlerin geleceğini hepimiz biliyorduk. Olayın en zorlu en yıkıcı bölümü yani psikolojik bölümü üzülerek söylüyorum ki daha yeni başladı. Bu maç bir yıkım değil bu maç önüne geçilmezse daha büyük depremlerin öncülü niteliğinde. Bu durumun önüne bu saatten sonra kim nasıl geçer onunla ilgili bir yorumda bulunmak çok zor.
Atanmış yönetim önce takımı düşürdü, şimdi de ilk tepkide işi bıraktılar. Daha ilk tepkide işi bırakacaksanız neden sezon başı bu işi bırakmadınız. Sağda solda 60 Milyon TL verdik diye anlatmaya devam edebilirsiniz ama bu dakikadan sonra bir hükmü kaldı mı? Bakın Emin Adanur da 40 Milyon TL verdim diyor mesela. Tamam da teker teker aşağı düşüyoruz ve meselenin para vermek olmadığını, meselenin doğru yapılanma ve doğru iletişim olduğunu anlamak zor olmamalıydı.
Yüzlerine küfürler edildiğinden şikâyet ediyorlar ama bu tepkilerin çok çok fazlası ne efsane başkanlara yapıldı. Burası böyle bir yer ve bunu bilmeden bu işe soyunmak en hafif tabirle çocukça.
Ağır veya mantıksız gelebilir ama herhangi bir siyasi güce gebe kalmaktansa bu kulüp kapansın daha iyi. Çünkü içinde bulunduğumuz coğrafyada bu işi mantıkla ve akılla yapacak insanlar bu işlerden uzak tutuyorlar. Bu işler maalesef siyasi güç gösterisi ya da cepleri doldurma şeklinde ilerliyor. Bir yerden sonra bundan farklı bir senaryoyla karşılaştık diyen var mı?
Kapatalım abiler...