HABER MERKEZİ
Dilimize pelesenk olmuş şarkıların veya çok beğenilen filmlerin mutfağındaki isimleri çok fazla merak etmeyiz. Mutfaktakiler de orada kalmaktan şikâyetçi olmazlar. Bunlardan biri de besteci, orkestra şefi, müzik yönetmeni Yavuz Taner’dir. İsmi çok fazla bilinmese de arabesk müziğin ağır topları, onun bestelediği şarkıları okuyarak, sevenlerin gönlünde taht kurdu, onun yönetmenliğini yaptığı albümlerle milyonlar sattı.
Yavuz Taner'in hikayesi, 13 Temmuz 1949'da Sivas Gemerek'te başlar. Asıl adı Yavuz Durmuş'tur.
Henüz çocuk yaşlardayken ailesiyle birlikte İstanbul'a göç eden Taner, müzik eğitimi almak için ortaokulu yarıda bırakır. Daha sonra 1964'te Aksaray Musiki Cemiyeti'ne girer ve Nide Tüfekçi, Adnan Araman ile Abdullah Nail Bayşu'dan Türk halk müziği dersleri alır.
1969'a gelindiğinde Arya Plakçılıktan ilk 45'liği çıkar. Adı, “Sen Gelsen de Olur-Kalbe Asla Değilmez”dir. Kervan Plakçılıktan çıkan ikinci 45'liği “Güzel Kızlar- Gemiciler Kalkalım” ile çalışmaları devam eder.
1987'de Türküola Müzik Yapım şirketinin bünyesinde ''Yaşamanın Kuralı'' adlı albümü çıkar. Aynı albüm daha sonra Elenor Plakçılık bünyesinde “ Sevgi Yok” adıyla yeniden basılır.
İlgili alanı, Türk Halk Müziği olan ve 1980-1990 yılları arasında Türk Halk Müziği Korosu bölümünde solist-korist (koro solisti) olarak görev yapan Taner'in ön özel çalışmaları arabesk sahasında ortaya çıktı.
Bağlama ve ud başta olmak üzere pek çok enstrümanı profesyonel düzeyde bilen Taner, kendisine özel yeni bir tarz ortaya çıkardı, bu sayede dünya çapında bir üne kavuştu. Böylece Türkiye'nin “Abdulhalim Hafız”ı olarak anılmaya başladı.
*1981 Yenikapı Çakıl Müzikhol sağdan sola : Burhan Bayar (ayakta), Cevdet Bülbül, Yavuz Taner
Bağlamada kusursuzluğun yanında asıl başarısı bestelerinde saklıydı. Altyapılarda oluşturduğu kusursuz tınılarla, birçok albümde öne çıkmayı başardı. İşte bu sebeple, arabesk tarihine damgasını vuran pek çok albümün yönetmenliğinde onun imzası bulunuyordu.
Onun imzasını taşıyan bazı albümler şöyleydi;
İbrahim Tatlıses: “Yalan (1982)”, “Gözlerim Yaşlı (1982)”, “Benim Hayatım (1984)”, “Allah Allah (1987)”, “Kara Zindan (1988)”, “İnsanlar (1989)”
Müslüm Gürses: Güldür Yüzümü (1985), Sevda Yolu (1986), Yıkıla Yıkıla (1986), Gitme (1987), Aldatılanlar (1988)
Bülent Ersoy: Suskun Dünyam (1987)
Hüseyin Altın: “Dört Duvar Arasında(1990)”
Adnan Şenses: Gönlüm ve Ben (1984)
Gökhan Güney: “Sana Can Dayanmaz (1988)”
Kibariye: “Sevmenin Bedeli(1987)”, “Arabeskin Sultanı(1989)”, “En Büyük Kibariye(1990)”
Kamuran Akkor: “Kraliçe ve Müzik(1985)”
Yunus Bülbül: “Ah Şu Kadınlar (1983)”, “Sende Sevgi Yok (1984)”, “Doğum Günüm (1986)”, “Vay Halime (1987)”, Müslüm Gürses'in “Güldür Yüzümü(1985)”, “Sevda Yolu(1986)”, “Yıkıla Yıkıla(1986)”, “Gitme(1987)”, “Aldatılanlar (1988)”
YAVUZ TANER'İN ARABESK MÜZİĞİ
Yavuz Taner besteleri, farkını hissettirerek başta Müslüm Gürses, Bülent Ersoy, Yunus Bülbül, Hüseyin Altın, Kibariye, Muhittin Seçen, Bayram Şenpınar, Ayşe Mine gibi pek çok isim tarafından yorumlandı.
Başarılı müzik çalışmalarıyla; arabesk müziğinin gelişmesine en çok katkı sağlayan isimlerden biri olarak Yavuz Taner, özellikle, 1980'lerde fırtına gibi esti ve pek çok arabesk sanatçısının şöhret basamaklarını tırmanmasına öncülük etti.
Pop müzikte Onno Tunç ve Uzay Hepari neyse arabesk müzikte de Yavuz Taner o’dur. Okullu olması, alaylıların daha çok olduğu arabesk müziğe epey değer ve kalite kattı.
Taner'in Sema Durmuş ile yaptığı evliliğinden Barış ve Umut adında iki oğlu oldu. Şimdilerde Barış baterist, Umut ise Vokaliz grubunda babaları gibi müzikle ilgileniyorlar.
Usta sanatçı 14 Şubat 1990 yılında yaşantısını sürdürdüğü İstanbul’da kalp krizi geçirdi ve henüz 41 yaşında aramızdan ayrıldı. Erken ve zamansız vedası müzik için de büyük kayıp oldu. Yaşamı biraz daha uzun olsaydı, teknolojiyle birlikte gelişen müzikte nasıl bir yer edinir, nasıl eserler üretirdi insan merak etmiyor değil.
Böyle isimlerle ilgili çok fazla bilgi, detay, yaşanmışlık bulunamıyor. Neyse ki Yavuz Taner gibi arabesk müziğin en önemli isimlerinden Burhan Bayar kendisiyle ilgili bir şey yazmış. Biz de yazdığımız 2 satırlık bu yazımızla, kendisinin anısının önünde saygıyla eğiliyoruz.
Çok erken gitmişsin be Yavuz abi.
