İngiliz yetişkinler üzerinde yapılan geniş çaplı bir araştırmaya göre, yemeklerinde seçici olmayan yaşlı insanların beyin sağlığı, daha sınırlı diyetleri tercih edenlere göre daha iyi durumda. Araştırma, İngiltere'deki yaklaşık 182.000 yaşlı yetişkinin beslenme tercihlerini takip etti. Çalışmanın sıra dışı olmasının sebebi belirli bir diyetin sağlık üzerindeki etkilerine odaklanmak yerine, bireylerin sevdikleri ve sevmedikleri yiyecekler ile bilişsel sağlıkları arasındaki bağlantıyı inceledi.

Verileri ayrıştırdıktan sonra araştırmacılar bir eğilim fark ettiler: Farklı çeşitlerde yiyecek ve tatlardan hoşlanan kişiler, sınırlı diyet tercihleri olanlara kıyasla daha iyi ruh sağlığı sahipti ve bilişsel testlerde daha başarılı oldular. Bulgular, vejetaryen diyet veya yüksek proteinli diyet gibi sınırlı bir diyet tercihinin genel sağlık için her zaman en iyi seçenek olmadığını gösteriyor. Çalışmanın baş araştırmacılarından Jianfeng Feng, sonuçlara dayanarak insanların "daha sağlıklı olmak için daha dengeli bir diyete ihtiyaç duyduklarını" söyledi.

'Sorunlu bebek' büyüdü, şimdi hayat kurtarıyor! 'Sorunlu bebek' büyüdü, şimdi hayat kurtarıyor!

Seçici beslenenler ve dengeli beslenenler

Nature Mental Health dergisinde yayınlanan araştırmayı yürütmek üzere İngiltere ve Çin'den bilim insanları, dünyanın en büyük ve en uzun sağlık araştırmalarından biri olan Birleşik Krallık Biobank çalışmasına katılanların gıda tercihlerini inceledi. Birleşik Krallık Biobank gönüllüleri, 140 yiyecek ve içecek için tercihlerini sıraladıkları bir "yiyecek sevme" anketi doldurdular. Sıralamalar, 1'in "aşırı derecede hoşlanmama" ve 9'un "aşırı derecede hoşlanma"yı temsil ettiği dokuz puanlık ölçek üzerinden değerlendirdi.

Sıralanan gıdalar 10 kategoriye ayrıldı: alkol, içecekler, süt ürünleri, baharatlar (karabiber, köri, ketçap ve sirke gibi), meyveler, balık, et, atıştırmalıklar, nişastalar ve sebzeler. Araştırmacılar, katılımcıların yüzde 57'sinin 10 gıda kategorisinin tamamında dengeli bir tercih gösterdiğini, diğerlerinin ise daha seçici olduğunu tespit etti. Bir grup (yüzde 18) nişasta içermeyen veya nişastası azaltılmış gıdaları tercih ederken, yüzde 5'i vejetaryen beslenmeyi tercih etmiş, son grup ise (yüzde 19) daha fazla protein ve daha az lif tüketmeyi tercih etmiştir.

Bazı bulgular geleneksel görüşle çelişiyor

Bulgulardan bazıları sağlıklı beslenme konusundaki geleneksel görüşlerle çelişiyor. Fudan Üniversitesi profesörü Wei Cheng, örneğin, meyve ve sebzeleri protein açısından zengin gıdalardan daha fazla tercih eden bireylerin (daha vejetaryen bir diyete işaret ediyor) anksiyete, depresyon ve diğer ruhsal sıkıntı türlerine karşı "daha yüksek bir duyarlılık" sergilediğini söyledi. Protein oranı yüksek ve lif oranı düşük diyetleri tercih eden diğer katılımcıların da anksiyete ve daha sağlıksız semptomlar bildirme olasılığının yüksek olduğunu söyledi.

Verilerin yalnızca belirli gıda tercihleri ve ruh sağlığı arasında bir ilişki olduğunu gösterdiğini belirtmek önemli. Örneğin, belirli gıda gruplarını tercih eden kişiler ruh sağlığı puanlarını etkileyebilecek başka özelliklere sahip olabilir.

Çalışmanın bazı sınırları var

Araştırmacılar, gözlemsel çalışmanın çeşitli sınırlamaları olduğunu söyledi. Çalışmanın başyazarı Ruohan Zhang, verilerin bir bireyin günlük olarak gerçekte ne tükettiğine değil, çeşitli gıdalar için tercihine dayandığını söyledi. Çalışmada araştırmacılar "dengeli" beslenmeyi sebze, meyve, tahıl, kuruyemiş, tohum, bakliyat, orta düzeyde süt ürünleri, yumurta ve balık içeren bir beslenme olarak tanımladılar.

Editör: Meryem TORUN