Halk tv ses geçirmez sistemin kurulduğu, çocuklara tecavüz edilen dakikaların anbe an kayıt altına alındığı o iş yerinin önünde mahalle sakinleriyle konuştu.
"Adı Nurettin Gençtir. Uzun yıllardır Bağcılar Yeni Mahalle'de yaşıyor ve kurban olarak seçtiği çocuklara tecavüz dehşetini yaşatan Metin Şenay'ı yakından tanıyor. Türkiye'nin konuştuğu dehşetin yaşandığı mahallenin sakini Nurettin Gençtir çok şaşkın ve üzgün olduklarını belirterek başlıyor konuşmasına.
Olayın ortaya çıkmasının kendilerinde şok etkisi yarattığını aktaran Gençtir, "Mahalleli olarak olayın ilk ortaya çıktığı gün hiç uyumadık. Bu ülkede adalet varsa bu adamın en ağır cezayı almasını isterim. Tecavüze uğrayan kişi benim kendi çocuğum da olabilirdi" diyor.
'Çocuklar o dükkana girip çıkıyordu'
"Mahalledeki bütün çocuklar onun dükkanına giriyordu" diyen Gençtir, "Metin Şenay onlara çikolata alıyordu. Çocuklar oradan su içiyordu. 5-6 yaşında, 10 yaşındaki çocuklar dükkana girip su içiyordu. Bunlar gözümüzün önünde oluyordu. Bunlar gözümüzün önündeydi diye bir şey yapamıyordu. Ama bizim işe gittiğimiz süreçte içeride ne yaşandığını bilmiyoruz. Şimdi 4 çocuğu konuşuyoruz. Ancak illaki konuşamayan, susan çocuklar vardır" diyor.
'Hatırlamak dahi istemiyorum'
Metin Şenay'ın bir çocuğu kaçırarak tecavüz ettikten sonra gözaltına alındığı dakikalarda olay yerinde olduğunu aktaran Gençtir, "Metin Şenay’ın gözaltına alındığı gün buradaydım. O günü hatırlamak dahi istemiyorum. Kendisi kapıyı kilitledi. İçeri girdi. Polis kapıyı zorla açtı. O, dükkana girdiğimde duvardaki yazılar. Yalıtımlı oda… Odanın halini, yaşananları görünce yalan yok içerde onu dövdüm" diyor.
'Kalp ilaçlarını çocuklara içirmiş'
İstismara uğrayan çocuğun durumuna da değinen Gençtir, "Çocuk bitkin bir haldeydi. Üstü başı kan içindeydi. Çocuğu polis aldı. Çocuk hemen polisin kucağına düşüverdi. Sonrasında ambulansa alındı. Ben o günleri gerçekten bir daha yaşamak istemiyorum. Dahası Metin Şenay kendisi kalp hastasıydı. İlaçları vardı. Kendi ilaçlarından o çocuklara içirmiş. Bunları o gün kendisi anlattı" diye konuşuyor.
'Çocukları motosiklet ile gezdirirdi'
Metin Şenay'ın dükkanının hemen yanında işyeri bulunan İzzet Balat ise tanıklığını şöyle anlatıyor: "Normal bir sucuydu. Kendisinden su alırdım. Karısından ayrıydı. Dükkanda yatıp kalkardı. Okul çocukları geliyordu. Çocukları motorsiklet ile gezdirirdi. Ben ise yaşananları olayın ortaya çıktığı gün öğrendik. Başka mağdur çocuklarda çıkabilir. Mahalle, komşularım çok çok tedirgin."
'Böyle bir şeyin farkına varmalıydık'
Metin Şenay'ın işyerinin üst katında oturan Emirhan Kılıç ise ağır bir travma yaşadıklarını belirtiyor. "Şenay'ın tutuklanmasının üzerinden 9 ay geçti. Olayı yeni yeni unutmuştuk ki açıkçası tekrardan üzüldük" diyen Kılıç, "Olay ilk yaşandığında sadece dükkana değil evimize dahi saldırıldı. Mahalleli de tepkili. Metin Şenay alt katımızda oturmasına rağmen 4 yıldır konuşmadığım bir karakter. Su işi yapıyor ama kimseye ne selam verirdi ne de tek kelime konuşurdu. Dışarda dükkana bakıldığı zaman içerde bir oda görünüyordu. Biz soğuk oluyor, ısıtması yok diye yaptığı sanıyorduk. Herhangi bir çocuğun tek başına o odaya girdiğini görsek ya da herhangi bir ses duysak polise ihbarda bulunurduk. Gözle görülür hiçbir şey yoktu. Mahalleli şuan da gergin. Herkes 'böyle bir şeyin farkına varmak zorundaydık' diyor. Çocukları korkutmak çok kolay. Dükkana giren çocuklar olduğunu biliyorum. Ama onlar arasında böyle bir şeye maruz kalan çocuk olduğunu düşünmüyorum. Belki de düşünmek istemiyorum. İnsanlar, 'bu adam müebbet alsın' vs. diyor. Metin Şenay kaç yıl hapis alırsa alsın içeride bir hayat var. Ama o çocukların hayatını elinden aldı. Sosyal alanı kısıtlanmalı."