Fırat Üniversitesi Hastanesi'nde görevli anestezi doktoru Sinan Bulut (36) Üniversite Mahallesi'nde ikametinden sabah sabah işe gelmedi. Bunun üzerine şüphelenen arkadaşları durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi.
Olay yerine polis, sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. İçeri giren ekipler, Bulut'un cansız bedeni ile karşılaştı. Yapılan incelemenin ardından Bulut'un cansız bedeni Fırat Üniversitesi Hastanesi morguna kaldırıldı. Bulut'un ölüm sebebinin otopsi sonrası belli olacağı öğrenildi.
OLAY GEÇMİŞİ
24 Temmuz 2022 günü merkeze bağlı Yeni Mahalle'de yaşanan olay ise şöyle gelişmişti:
"Fırat Üniversitesi Hastanesi'nde görevli anestezi doktoru Sinan Bulut ve sevgilisi Dilan Tali (26) akşam yemeğinde bir araya geldi. Tali, yemekten sonra cüzdan ve kimliğini almak için Sinan Bulut'un evine geçti. Tali, burada adeta dehşeti yaşadı. Yemekte çıkan kıskançlık tartışması evde şiddete dönüştü. Sinan Bulut, Tali'ye yumruk attı ve bıçağı sırtına sapladı. 2 saat boyunca şiddet gören ve 5 yerinden bıçaklanan Tali, bir fırsatını bularak evden çıktı ve komşulara sığındı. Ardından haber verilmesi üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaralı kadın, ambulansla Fırat Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Polis tarafından gözaltına alınan ve işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Sinan Bulut, nöbetçi mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Mahkeme karşısına çıkan Bulut, 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmıştı".
DOKTOR ARKADAŞINDAN ÇARPICI MEKTUP
Sosyal medyadan Sinan Bulut'un arkadaşı olduğunu iddia eden başka bir doktor ise konunun iç yüzünün öyle olmadığını açıkladı. Açıklama şöyle:
Doktor Sinan'ın unutulup gidecek hikayesi:
"36 yaşında genç bir doktoru toprağa verdik bugün. İsmi Sinan. Sinan benim 16 yıllık arkadaşım. Üniversite 1. sınıfta tanıştık ve ilk 3 yılımızda neredeyse yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi. 3. sınıfta eve çıktık, ev arkadaşlığı yapamayınca evleri ayırdık ama dostluğa devam ettik. Okul bitti, atandık derken artık sosyal medyadan görüşür olduk; 3-5 ayda bir telefonda konuşuyorduk, senede bir de yüz yüze… ama hiç ayrılmamış gibi aynı devam ederek. Çünkü yakın arkadaşlar böyledir. Hayatı hep uçlarda yaşamayı seviyordu. Hüzünlüyken dibine kadar melankoli… Neşeliyken inanılmaz neşeli olur, ortamı domine ederdi. Espriler, kahkahalar; keyifli adamdı. Şeytan tüyü vardı, kadınlarla çok iyi iletişim kurardı. Bir sürü sevgilisi olurdu. Sinan’ın hikayesi: 2 sene önce başına talihsiz bir olay geldi. Haberlerde duymuşsunuzdur kesin; "cani doktor sevgilisini 5 yerinden b*çakladı" diye. Medyada böyle duyuruldu Sinan’ın haberi. Sosyal medyada infial olunca savcı attı içeri. Anestezi ihtisası yapıyordu o sırada. Olayın aslı şöyleydi: sevgilisiyle restoranda tartışıp, tuvalete diye kalkıp evine gitmişti Sinan. Telefonda ayrıldığını söyleyip bir daha onunla görüşmeyeceğini, evdeki eşyalarını da poşete koyduğunu, yarın evde yokken gelip almasını söylemişti kıza (mesaj ve aramalar delil olarak mahkemeye sunuldu). Kız çok sinirlenip taksiyle Sinan’ın evine geldi. Daha önceden tatile giderken kedisine baksın diye sevgilisinin kız kardeşine verdiği evin anahtarıyla kapıyı açıp eve girdi. Sinan’a vurarak onu uyandırdı. Tartışmaya başladılar. Sinan kızı evden kovmasına rağmen “Bu vakitte gidemem biyere” deyip kız pijamasını giydi. Sinan birlikte yatmak istemeyince tartışma tekrar başladı; kız mutfaktan bıçak alıp "Seni hastaneye rezil edeceğim" diyerek kendi saçlarını kesmeye başladı. Sonra bıçağı tutmaya çalışırken aralarında arbede yaşandı. Haberlerde ise cüzdanını almaya gittiğinde Sinan’ın kendisine işkence ettiğini söyledi. Bu sırada kızda ve Sinan’da sıyrıklar meydana geldi. Kızda 4 tane cilt kesisi vardı penetrasyon yok, 1 tanesi de 1.5 cm penetre olmuş ve kısmi pnömotoraks gelişmişti kızda. Tüp takmaya bile gerek yok aslında dedi göğüs cerrahi ama "Olay infial uyandırdı, Sinancım, adli olay takmamız lazım" dediler. Sinan’da da 4 yerinde sıyrıklar ve muhtelif yerlerinde morluklar mevcuttu (Adli tıp raporlarına göre). Sinan da kızdan şikayetçi oldu darp ve yaralamadan. Sinan kapıyı açıp komşuları çağırmıştı (komşular Sinan lehine tanıklık ettiler), sonra Sinan polisi arayıp eve polisi çağırdı. Bu haber ise sosyal medyada basının çarpıtmasıyla yukarıdaki gibi duyuruldu. Öld*rmeye teşebbüsten tutuklu yargılamaya başladılar. Kız sonra şikayetini geri çekti ve Sinan içerden çıktı. Ama rezil olmuştu bir kere. Kamu davası devam ediyordu. Sinan kanıtların lehte olduğunu söylemişti bana. Kızın psikopat olduğunu, "Ya benim olursun ya da hapse tıktırırım seni," diye tehdit ettiğinden bahsetmişti ve kızla sevgili olmak zorunda kaldığını ima etti. Temyize kadar gideceğini, aklanana kadar bu işin peşini bırakmayacağını söylemişti son konuşmamızda...
Sinan çok ağır şeyler yaşadı. Sosyal medyanın gazabına uğradı ve nihayetinde int*har ederek hayatına son verdi. Ölüm haberinin altına “Oh iyi olmuş,” yazdı onlarca kişi olayın aslını bilmeden. Anestezi ihtisasını bitirmesine 1 sene kalmıştı. 6 çocuklu bir aileden okuyup doktor olan tek kişiydi. Anadolu çocuğuydu. Düz liseden tıp kazanmıştı. Akıllıydı, sempatikti. Aklanmaya ihtiyacı vardı. Umarım olayı sosyal medyadan öğrenenlerin doğruyu öğrenmesine vesile olabilmişimdir. Ne Sinan bu ölümü hak etti, ne de ölüsü bu saygısızlığı… Ruhuna el Fatiha…" -Dr. Y. Özcan.
(kaynak: haber report)