Erzincan’ın İliç ilçesindeki Çöpler altın madeninde meydana gelen ve resmî açıklamaya göre 9 kişinin toprak altında kaldığı çökme sonrası arama kurtarma çalışmaları sürüyor. Açılan soruşturma kapsamında saha sorumlusu ve firma sorumlusunun da aralarında olduğu 7 kişi gözaltına alındı. Bölgede gazetecilere açıklama yapan eski Başbakan Binali Yıldırım, kayma alanının 300 dönümlük bir alanı kapsadığını söyleyerek arama çalışmalarının çok uzun sürebileceğini ima etti. Yıldırım, Fırat Nehri’ne siyanür sızabileceği yönündeki uyarılara karşı “Kimyasal ayrı bir yerde tutuluyor” yanıtını verdi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 14 Şubat itibarıyla nehirde bir kirlilik tespit edilmediğini açıkladı. Uzmanlar ise nehre mesafesi kuş uçuşu 300 metre olan madendeki çökmenin çok ciddi etkileri olacağı uyarılarında bulunuyor.

Peki uzmanlar ne diyor:

‘Bilerek cinayet işlendi’

BBC Türkçe’ye konuşan Maden Mühendisleri Odası’nın eski Başkanı Mehmet Torun, maden ocağıyla ilgili yıllardır yaptıkları uyarıların dikkate alınmadığını belirterek “Bu felaket göz göre göre gerçekleşti. Bu bir cinayet çünkü bilerek yapıldı. Birileri para kazanacak diye bu ülkenin baştan aşağı zehirlenmesine izin verildi. 2 yıl önce siyanür sızıntısı olduğunda bir ceza kesildi ancak cezadan sonra şirket hemen 2 kat kapasite artışına gitti” dedi.

‘Dereye, toprağa, yeraltı sularına bulaştı’

Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Dursun Kahraman ise “Sabırlı deresini kapattıklarına göre demek ki dereye, toprağa ve yeraltı sularına da bulaştı. Peki bu alanın temizliği nasıl yapılacak? Orada tarım yapılıyor, sulama yapılıyor, vatandaşlar yeraltı kuyularını kullanıyor” vurgusunu yaptı.

‘O toprak değil siyanürle kontamine maden yığını’

DW Türkçe’ye konuşan eski bir Anagold çalışanı, “Burası devlet tarafından yeterli seviyede kontrol edilmiyor. Olay bağıra bağıra geldi. Toprak kayması deniyor ya, öyle bir şey yok. O toprak değil, liç. Yani içinde cevher olan, ağır metal olan maden yığını, siyanürle kontamine. Bu zehirli toprak 2 milyon metreküp sağa sola saçıldı ve yarısı kontrolsüz alanda. Şu anda yağışla yeraltı sularına karışması %99 ihtimal” ifadelerini kullandı.

‘Kimyasalların toprağa karışmaması imkansız’

Hepimizi Gururlandıran Kadın Teğmenler Hepimizi Gururlandıran Kadın Teğmenler

TEMA Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, Bakanlık kirlilik tespit edilmediğini açıklasa da kayan alanda kimyasalların toprağa karışmasını önleyecek bir membran ve dolayısıyla koruma olmadığına dikkati çekti.

‘Menfezlerin kapatılması işe yaramaz’

Metalurji Yüksek Mühendisi Cemalettin Küçük, kayan kimyasal kütlenin yaklaşık 27 milyon ton ağırlığında olduğunu belirterek zemin altından kaçakların kaçınılmaz olduğunu ve yığının artık dere yatağına indiğini söyledi. Küçük’e göre, nehre açılan menfezler kapatılsa bile kimyasallar zeminden Fırat Nehri’ne karışacak.

Kaynak: BBC Türkçe