Bursa'da tarihi bir gece ama...

Hem Bursaspor, hem de Türk futbolu dün, tarihi gecelerinden birini yaşadı. Bursaspor Tokat Plevnespor maçı skordan çok taraftar sayısı ve şovuyla tarihe geçti.

Abone Ol

Bursaspor, dün gece tarihi gecelerinden birini yaşadı. Türk futboluna yeni rekorlar kazandırdı. Bu sezon şu ana kadar profesyonel liglerde oynanan en fazla sayıda seyircinin olduğu maçı oynadı. Ayrıca 3. Lig tarihinin seyirci rekorunu uzun yıllar kırılmayacak şekilde kırmış oldu. 3. Lig rekoruna sevinmek bana biraz trajikomik geliyor ama yapacak bir şey yok çünkü buraları görmeden ayağa kalkamayacaktık.

Uzun yıllar sonra sağlanan birliktelikle beraber maç sabahı şehrin her noktasında yeşil beyaz formalı görünmeye başladı. Saatler geçmedi, zaman kavramı hepimizi zorladı ama en sonunda kavuşma anımız geldi ve kavuştuk.

EKSİKLERİMİZ...

Muazzam bir atmosfer ve muazzam bir destekle maça başladık. Bu destek oyuncularımızı şaşırttığı ve Tokat Bld. Plevnespor cephesini de ekstra motive ettiği için maça biraz tutuk başladık. Pablo’nun kadro tercihi eldeki en ideal kadroydu ama maalesef oynadığımız 2 maçın da ilk yarıları bize gösterdi ki kanat beklerimiz en zayıf halkalarımız.  Tarihi bir gece yaşadık ama gözler görülür net eksiklerimiz var. Daha iyiye gitme adına bunları söylemek gerekir.

Oynadığımız iki rakip de bunu iyi analiz etmişler. Hem Düzcespor hem de dün akşam Tokat Bld. Plevnespor 2 bek oyuncumuzun üzerinden oynamaya çalıştılar. Ofsayt olmayan gol verilse sıkıntıya girecek bir maç olabilirdi. Geçen seneden beri sıkıntılı olan bu 2 bölgeye kontenjan kullanmak yerine daha net oyuncular alabilirdik ama teknik heyet böyle uygun gördü. Umarım yaşamayız ama kriz anlarında çok canımız sıkılacak buralardan, bunun da altını çizelim.

Onun dışında ortasahada Musa ile Yiğit Ali-Sedat arasında epey bir boşluk ve kopukluk göze çarptı. İstediğimiz oyunu oynayamama nedenlerimizden biri de bu kopukluk. Furkan Özyapı’nın kadroya girmesi hem oradaki bütünlüğü sağlayacak hem de tempomuzu bir tık artıracaktır diye düşünüyorum.

İkinci yarı takım biraz kıpırdadı ve maç 3-0 oldu. Ahmet İlhan Özek, bayrak adam olmaya ve takım liderliğine devam ediyor. Sedat Cengiz biraz tutuk. İlhan Depe ise tam ondan beklenen gibi oynuyor. İlk yarı kötü olan Abdullah Tazgel, 2. yarı kendini toparladı ve iyi bir maç çıkarttı diyebiliriz. Musa Çağıran ise bence maçın adamıydı. Tek başına bütün ortasahayı domine etti. Sonradan giren Barış ve Bilal’in gösterdikleri iyi performans ise sevindirici.

Gel gelelim buralarda iyi futbol beklemek de pek mantıklı değil, zaman buralardan vura vura parçalaya parçalaya bir şekilde çıkıp kendimizi kurtarma zamanı. Biz bu ateşi yönetim sayesinde yaktık ve taraftar da buna eşlik etti. Güzel bir hikayenin başındayız umarım böyle devam eder herşey.