Kurban Bayramı'nda Bursa'nın Osmangazi ilçesi Demirtaş Mahallesi'nde faaliyet gösteren et restoranı işleten Enes Açıkgöz (31) ile babası Ali Açıkgöz (56), toplam bin 800 kişiyle anlaşıp kurban hissesi sattı.
Kurban vekaleti alan işletme sahipleri, etlerin paketlenmiş kıyma ve vakumlanmış bütün et şeklinde teslim edileceğini ifade etti. Kesilen kurbanlıkların etleri, bayramın birinci gününden itibaren hak sahiplerine dağıtılmaya başlandı. Bayramın ikinci günü etlerini teslim almaya gelen kurban sahiplerinden bazılarıyla firma sahipleri arasında, etlerin bozuk olduğu ve dini usullere uygun kesilmediği iddiaları üzerine tartışma yaşandı.
Mağdurlar toplanarak işletmenin önüne gitti ve polis, zabıta, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri sevk edildi. Ekiplerin incelemesinde, restoranın soğuk hava deposunda koli içerisinde paketlenmiş kıyma, kuşbaşı ve sucuk gibi ürünlerin üretim ve paketleme yeri ile fatura ve taşıma belgelerinin eksik olduğu anlaşılarak, deponun da ruhsatsız işletildiği tespit edildi.
İncelemelerin ardından ekipler 3 ton 800 kilogram eti imha etti. Etlerin bozuk ve dini usullere göre kesilmediğini iddia eden hisse sahiplerinin şikayeti üzerine, işletme sahibi Enes Açıkgöz ve yanında yönetici olarak çalışan babası Ali Açıkgöz ile kız kardeşi M.A., polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. 111 kişinin şikayetiyle adliyeye çıkarılan baba ve oğlu, 'Dini duyguları sömürerek dolandırıcılık' suçundan çıkartıldıkları nöbetçi mahkemece tutuklandı. M.A. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Müştekiler tek tek dinlendi
Bursa 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Enes Açıkgöz, babası Ali Açıkgöz, müştekiler ve tarafların avukatları hazır bulundu. Müştekiler dondurulmuş ve paketlenmiş et istemediklerini, gelen etlerin et olmadığını söyledi. Mahkeme heyeti, diğer müştekilerin dinlenmesi için duruşmayı ertelerken sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Kurban hissesi dolandırıcılığı mağduru olan Fatma Şahin vekalet almadıkları belirterek,
“Arkadaşım söyledi internette böyle bir kurban eti var gidelim yazılalım uygun fiyatlı dedi. Bende gittim paranın yarısını şimdi vereyim yarısını da sonra vereyim dedim. Orada çalışanlar hayır öyle bir şey olamaz dedi. Paranın hepsini peşin alıyoruz dedi. Ama ben bir bityeniği hissettim. Arkadaşıma bu etlerde bir şey hissettiğimi söyledim. Etler gelince bana fotoğrafını at dedim. Arkadaşım bana etlerin fotoğrafını attı. Berbat. O kadar berbat iğrenç ki. Oğluna pişirmiş yiyememiş su ile yutmuş. Biz nasıl vekalet alacağız dedim. Ben sizi arayıp vekaletinizi alacağım dedi. Bayramın ikinci günü namazı kıldım baktım vekalet yok. Biz donmuş et istemişiz. Hayır öyle bir şey yok donmuş et istemedik. Etimizi taze istedik ama donmuş et geldi. Ben almadım arkadaşımda gördüm. İnanmadım sosyal medyadan baktım. Herkesi dolandırmış. Mahkemeye geldim tam olarak her şeyi anlatamadım ama davacıyım dedim. Bugünde konuşamadıklarımı kustum. Enes’in mahkemede gülmesi canımı sıktı. İnsanlara bıçakla saldırmış. Ben buranın patronuyum havalarına girmiş Enes bey. Böyle bir şey yapmaya hakları yok. Yemin ediyorum o parada gözüm yok. O parayı alayım gidip hayır kurumuna yatıracağım. Gidip harcamayacağım. İçimden yüzlerine tükürmek geldi ama hakimden utandım tüküremedim. Yazıklar olsun biz her türlü mağdur ettiler" dedi.
Kurban hissesi dolandırıcılığı mağdurlarından Hatice Gökalp, "Bayramın ikinci günü öğleden sonra etleri aldık. Oğlumla eşim eve getirdiler. Ben onları dondurulmuş değil yumuşak sandım. Dolaba koyalım dedim. Bir baktım etler dondurulmuş. Sosis salam gibi etler ve kıymalar yağ içinde. Oğluma bunlar ne diye sordum. Anne bunları böyle verdiler dedi. Etler dondurulmuş" dedi.