Marmara Denizi'nde su alarak batan "Batuhan A" adlı kargo gemisinin mürettebatını arama çalışmaları 5. gününde de sürerken geminin eski personeli, kaptanının bile gemisinin batma tehlikesinden bahsettiğini söyledi.

Sabah'tan Ceyhan Torlak'a konuşan Doğuşcan Yaylak, elektrikçi olarak çalıştığı gemiden iki gün önce ayrıldığını söyledi.

Yaylak, "Ben tehlikenin farkına vardım ve gemiden 2 gün önce ayrıldım. İşten ayrılmasaydım ben de hayatta olmayabilirdim. Aşçı Zeynep Kılınç ve kaptan Hasan Mehmet Uyanık kalmam için ısrar ettiler. 'Bu sefere de katıl, daha sonra ayrılırsın' dediler. Ancak kabul etmedim" diye konuştu.

"Geminin patlayan yerlerini her hafta kaynak yapıyorduk."

Yaylak şöyle devam etti:

"Gemiden ayrıldıktan sonra İzmir'e geldim. Yol yorgunu olduğum için uyudum. Uyandığımda geminin battığını televizyondan gördüm. Çok üzüldüm. Geminin patlayan yerlerini her hafta kaynak yapıyorduk. Kendi aramızda bu gemi yakında batar diyorduk.

Sürekli tamir ediyorduk. O geminin sefere çıkmaması gerekiyordu.

Serbest bırakılan Narin'in babasından ilk açıklama Serbest bırakılan Narin'in babasından ilk açıklama

Hurdaya ayrılması gerekiyordu. Gemi kaptanı bile bu geminin yakında batacağını söylüyordu. Düşündüğümüz şey maalesef kısa sürede gerçekleşti."

Gemide yağcı ve elektrikçi olarak çalıştığını anlatan Yaylak, "Gemide bir ay çalıştım mürettebatın hepsini tanıyorum. Beraber çalıştık. Gemiden video çekip ailesine gönderen kişiyi ben de tanımıyorum. O benim yerime yağcı olarak başlayan kişi. Bir iki gün önce işe başlayan personel. Bir yandan arkadaşlarıma, beraber çalıştığım insanlara üzülüyorum. Kendim gemiden ayrılarak doğru bir karar vermişim. Verilmiş sadakam varmış. Kurtulduğuma sevinemedim. İçimde bir burukluk var" ifadelerini kullandı.

Editör: Meryem TORUN