Piers Morgan'a konuk olan 'gerçek Martha' kendisinin "son derece sorumsuz" olarak tanıtıldığını, "sansasyonellik ve zevksizlik nedeniyle sömürüldüğünü" öne sürdü.
Gerilim dolu geçen yayını 'acı verici bir saat' olarak damgalayan izleyiciler Piers Morgan'ın Uncensored (Sansürsüz) programından 'rahatsız olduklarını' söyledi.
İlk kez bir TV programına katılan kadın gerçek adının Fiona Harvey olduğunu açıkladı ancak komedyen Richard Gadd'ı gizlice takip ettiğini öfkeyle reddetti ve dizi nedeniyle Netflix'i mahkemeye vereceğini söyledi.
Bomba etkisi yaratan programda 58 yaşındaki Bayan Harvey, komedyenle yalnızca üç kez karşılaştığını ve ona gönderdiğini itiraf ettiği bazı mesajların içeriği sorulduğunda bunları 'şaka amaçlı' olarak nitelendirdi.
İskoç asıllı kadın, Netflix dizisinin olağanüstü küresel başarısının ve yayın başladıktan sonra trollerin onunla çevrimiçi iletişime geçmesinin ardından "işin gerçeğini ortaya çıkarmak" istediğini söyledi.
Komedyen Gadd'a 41 bin e-posta ve çok sayıda tweet gönderdiğini reddeden Harvey, bunun yerine sadece postayla gönderilen on mesaj ve bir mektup olduğunu söyledi.
Harvey, Piers Morgan'a 'yoksul' bir şekilde yetiştirilme tarzının ayrıntılarını ve bir erkek avukatla beş yıllık bir ilişkisi olduğunu açıkladı.
Röportaj sırasında Fiona Harvey dört telefon kullandığını itiraf ederek 'İnsanları ayrı telefonlarda tutmayı seviyorum' dedi.
Öte yandan dizinin ismi haline gelen konuya da yanıt verdi: Komedyen Gadd'a "Baby Reindeer" dediğini itiraf etti.
Fiona Harvey ayrıca "İnternette hafiyeler beni takip etti, peşimden koştu ve ölümle tehdit etti. Yani bu aslında bir seçim değildi. Bu duruma mecbur bırakıldım." ifadelerini kullanarak komedyen Richard Gadd'ın bu durumun ortaya çıkmasını özellikle istediğini iddia etti.
Eğer izliyorsa Richard Gadd'a bir mesajı olup olmadığı sorulduğunda şunları söyledi:
"Beni yalnız bırakın lütfen. Bir hayat bul, düzgün bir iş bul. Yaptığınız şeyden dolayı dehşete düştüm."
Ona 18 kez tweet attığını, ondan az e-posta gönderdiğini ve bir mektup gönderdiğini itiraf etti ancak Facebook'ta kendisine mesaj gönderdiği iddiasını reddetti. Bunu kanıtlamak için hesaplarını memnuniyetle açacağını söyledi.
Dizide Martha karakteri gibi herhangi bir suçla suçlanmadığını ve hapse girmediğini iddia etti.
Diziyi izleyip izlemediği sorulduğunda ise şu yanıtı verdi:
"Hiç izlemedim. Mahkeme sahnesini, hapis cezalarını ve buna benzer şeyleri duydum… Hiçbirini izlemedim. İzlersem sanırım hasta olurum. Hayatımın yeterince büyük bir kısmını ele geçirdi. Bunu oldukça müstehcen buluyorum. Bunu korkunç, kadın düşmanı buluyorum."