Ordu'nun Fatsa ilçesinde Harun Kıv, 18 yaşındayken tanıştığı Sevda Kıv ile dünyaevine girdi.

Çiftin evlendikten hemen sonra şu an 25 yaşında olan ve Koray adını verdikleri çocukları dünyaya geldi.

Ardından askerlik için Isparta’ya giden Kıv’ın hamile olan eşi yine bir erkek bebek dünyaya getirdi. Aile bebeğe Osman Can adını verdi.

EN BÜYÜĞÜ 25, EN KÜÇÜĞÜ 6 YAŞINDA 14 ÇOCUK

Askerlik sonrasında eşi ve çocuklarıyla önce İstanbul’a, daha sonra Ordu’nun Kumru ilçesine, ardından da Fatsa ilçesine taşınan ailenin Ramazan, Muhammet, Gizem, Çiğdem, Fazılcan, Kader, Yeşim, Mertcan, Bahar, Bora, Nisa Nur ve Serdar Polat adını verdikleri çocukları oldu.

GELİN VE TORUN SAHİPLERİ

Eşi, 14 çocuğu, 2 gelini ve 2 torunuyla aynı evde 20 kişi yaşayan Harun Kıv, en büyük oğlundan bir torun daha bekliyor.

675163B40C61844665E7B368

"EVDE GIRGIR ŞAMATA EKSİK OLMUYOR"

Harun Kıv, kalabalık bir aile olduklarını söyleyerek şu ifadeleri kullandı: 18 yaşında evlendim, askere gitmeden önce büyük oğlum 3 aylıktı. Askerdeyken bir çocuğum daha dünyaya geldi. Öyle böyle derken bugün 14 çocuğum oldu. Çok şükür, çalıştım ve bir şekilde çocuklarımı bu duruma getirdim. En büyük oğlum 25 yaşında, ondan küçüğüyse 24 yaşına girmek üzere. Her çocuğumun arasında 1,5-2 yaş fark var. Evin içinde şaka, şamata, gırgır eksik olmaz. Canımız hiç sıkılmıyor, zaman nasıl geçiyor anlamıyoruz. Şu an yanımda iki torunum var, büyük oğlumdan bir torunum daha dünyaya gelecek, gelinim şu an hamile. Bu evde 20 kişi yaşıyoruz.

Türkiye'nin konuştuğu babaya çok istediği sigortalı iş bulundu Türkiye'nin konuştuğu babaya çok istediği sigortalı iş bulundu

"3 EV DEĞİŞTİRMEK ZORUNDA KALDIK"

Kıv, insanların 14 çocuğa şaşırdıklarını söyleyerek şöyle devam etti: Çoğu insan bu duruma çok şaşırıyor. Sokakta biri, bir arkadaşım ya da dostum büyük oğlumu görüp, ‘Bu senin kardeşin mi’ diye sorunca bir tuhaf oluyorum. Böyle anlarda hislerim değişiyor. Kalabalık olduğumuz için ev sahipleriyle anlaşamıyoruz ve 3 ev değiştirmek zorunda kaldık. Bir süre önce evden çıkarıldık, kalabalık olduğumuz için. Kimseye bir rahatsızlığımız olmamasına rağmen ev sahibimiz, ‘Kalabalıksın, evimde durmayacaksın’ diyerek bizi çıkardı. '10 bin lira versen de kabul etmem' dedi. Geçiniyorum çok şükür, kimseye muhtaç değilim ama bir evim olsa ve biraz destek alabilsem, benim için daha iyi olur. Ev alma imkanım yok, kirada da çok zorlanıyorum. Bana destek olacak birileri çıkarsa ne mutlu bana. Eğer birileri yardım ederse seviniriz, etmezlerse de ne yapalım.

Kaynak: DHA